Rehber | Kategoriler | Konular
YATAKLIK
Alm. Hehlerei (f), Fr. Recel (m), İng. Harbouring. Suç işleyen kişileri barındırma veya bir suç neticesinde ele geçen eşyâları saklama. Suçluya yataklık etmek, Türk Cezâ Kânununda suç sayılmış ve cezâ öngörülmüştür.
Bir kimse hapis cezâsından aşağı olmayan bir cürmü, suçu işledikten sonra bu cürmün icrâsında fâilleri evvelce ittifak etmiş ve cürmü neticelendirmekte yardımı dokunmuş olmaksızın, bir kimsenin o cürümden istifâdesini temine veya hükümetçe icra olunacak tahkikatı yanlış yola sevk etmeye, yâhut hükümetin araştırmalarına veya hükmün icrâsına karşı fâili gizlemeye yardım eder; yâhut hakkında yakalama veya tevkif müzekkeresi çıkarılmış olan bir kimsenin saklı bulunduğu yeri bildiği halde yetkili mercilere derhal haber vermezse veya her kim bu cezâları gerektiren bir cürmün eser ve delillerini yok eder, yâhut, bunları değiştirir veya bozarsa, hapis cezâsını gerektiren suçlarda altı aydan iki yıla kadar, ağır hapis cezâsını gerektiren suçlarda, iki seneden dört seneye kadar, ölüm cezâsına mahkum olur. Fakat, bu cezâ müddeti asıl suç için kânunda gösterilen cezânın üçte birini geçemez. Bu suçların dışında kalan suçlarda ilgiliye hapis cezâsı değil, para cezâsı verilir (TCK mad. 296). Bu fiili usûl veya fürûnun, karı veya kocasının lehine olarak işlerse cezâ verilmez (TCK mad. 296).
Bir kimse, kendisi cürmün işlenmesine katılmaksızın, bu cürümden elde edilen para ve diğer eşyâyı bilerek kabul eder, saklar veya satın alırsa, yâhut bu hususlarda yardımcı olur, aracılık ederse, üç yıla kadar hapis ve kânunda öngörülen miktarda para cezâsıyla cezâlandırılır. Fakat, verilecek cezâ, asıl fiil için verilecek cezânın üçte birini geçmez. Eğer fâil, bu fiili alışkanlık hâline getirmiş olanlardan ise, bir yıldan aşağı olmamak üzere geçici sürgün cezâsı ile birlikte, kânunda belirtilen miktarda para cezâsına mahkûm olur (TCK mad. 512).