Rehber | Kategoriler | Konular
YASER ARAFAT
Filistin Kurtuluş Teşkilâtı içindeki en büyük grup olan El-Fetih'in kurucusu, lideri ve Filistin Kurtuluş Teşkilâtı Yürütme Kurulu ve Filistin Devleti Başkanı. Asıl adı; Abdurrahmân Abdurraûf el-Kudva'dır. Yaser Arafat diye meşhurdur. Ebû Ammar (Kurucu) künyesiyle de tanınır.
Zengin bir tüccarın yedi çocuğundan birisi olan Yaser Arafat, 1929 senesinde Kudüs'te doğdu. Annesi, siyonizme karşı olan hareketin önderlerinden Kudüs Başmüftüsü Hacı Emin el-Hüseynî'nin akrabâsıydı. 1948 Arap-İsrâil Savaşının arkasından âilesiyle birlikte Gazze'ye göç etti. Gazze'de orta öğrenimini tamamladıktan sonra Mısır'a gitti. Kahire Üniversitesinde inşaat mühendisliği öğrenimi gördü. Müslüman Kardeşler Teşkilâtının çalışmalarına katıldı. Filistin Talebe Birliğini kurdu. 1952-1956 seneleri arasında bu birliğin başkanlığını yürüttü. 1953'te Kahire Üniversitesi Mühendislik Fakültesini bitirdi. Talebeliği sırasında askerî eğitim de görerek, Mısır ordusunun Filistin Birliğinde vazife aldı. 1956 Arap-İsrâil Savaşına katıldı. Mısır'da bir müddet İnşaatMühendisliği yaptı. Kuveyt'e geçerek kendi işini kurdu.
10 Ekim 1959'da bâzı arkadaşlarıyla birlikte FilistinKurtuluş Teşkilâtının çekirdeğini teşkil eden El-Fetih'i kurdu. 1964'te düzenlenen gizli bir konferansta silahlı mücâdelenin başlatılmasını isteyen tarafta yer aldı. 1 Ocak 1965'te İsrâil hedeflerine ilk askerî harekâtı gerçekleştiren, El-Fetih'in askerî kolu El-Âsifa (fırtına) birliğine komuta etti. Mısır, Sûriye ve Ürdün'ün 1967'de İsrâil karşısında yenilmesi üzerine, İsrâil işgali altındaki Batı Şerîa'da direniş hareketini teşkilâtlandırmaya çalıştı. Şerîa Irmağı boyunca üsler kurarak gerilla savaşını idâre etti. 1969 senesinde bütün Filistin gruplarını bir çatı altında toplayan Filistin Kurtuluş Teşkilâtının kuruluşuna öncülük etti ve teşkilât yürütme kurulu başkanlığına seçildi. Filistinli gerillaların Ürdün'ü terk etmeye zorlandığı ve yaklaşık 40.000 kişinin hayâtını kaybettiği (1970-71) iç savaştaFilistin kuvvetlerinin başında çarpıştı. Ürdün'den ayrıldıktan sonra siyâsî ve askerî merkezini Beyrut'a nakletti.
Filistin Kurtuluş Teşkilâtının Arap devletlerince Filistin halkının tek temsilcisi sayıldığı 1974'te BM Genel Kuruluna gözlemci olarak katıldı ve bir konuşma yaptı. Başta sosyalist ülkeler olmak üzere birçok ülkeyi ziyâret etti. Filistin meselesine barışçı bir çözüm arayan usta bir diplomat olarak kendini gösterdi. 1975-76 Lübnan İç Savaşında Hıristiyan milislerle çarpışırken Lübnan'a giren ve onlara yardım eden Sûriye ordusunun hücumlarına karşı koydu. Lübnan'ın fiilen bölünmesi üzerine Filistinlilerin denetiminde kalan bölgelerde Filistin Kurtuluş Teşkilâtının bir devlet yapısı kazanması için çaba harcadı. Yabancı ülkelerle diplomatik münâsebetler kurdu.
1977 senesinde Libya Mısır arasında; 1979'da ABD Büyükelçiliğinin işgal edilmesi üzerine İran-ABD arasında ve 1980'de İran-Irak arasında arabuluculuk yaptı.
İsrâil uçakları 1981'de Beyrut'taki karargâhını bombaladı. Haziran 1982'de İsrâil Güney Lübnan'ı işgâl ettiği zaman iki ay süreyle Beyrut'u savundu. Diplomatik manevralarla zaman kazanarak Filistin gerillalarının şehri boşaltmalarını sağladı. Ardından kendisi de Beyrut'tan ayrıldı. Tunus'a giderek FKT'nin yeni merkezini kurdu.
1983 senesinde El-Fetih içinde YaserArafat'a karşı başlatılan ayaklanma onun liderlik konumunu sarsmaya başladı. Uzun zamandan beri arası açık olan Mısır ile yeniden münâsebet kurdu. Filistin meselesinin BM kararları çerçevesinde barışçı yollardan çözülmesi için çok gayret sarf etti. Ürdün ile birlikte barış masasına oturmayı kabul etti. Ancak Ürdün Emiri Hüseyin'in son anda vazgeçmesiyle bu çalışmalar neticesiz kaldı.
Filistin toprakları üzerinde Müslüman, Hıristiyan ve Mûsevîlerin bir arada yaşıyabileceği laik ve demokratik bir Filistin Devletinin kurulmasını savunan YaserArafat, 100'ü aşkın devletle diplomatik münâsebet kurdu. 7 Kasım 1985'te yayımladığı Kâhire bildirisi ile FKT üyelerine, İsrâil'in işgal ettiği topraklar dışında terörist hareketlerde bulunmayı ve operasyonlar düzenlemeyi yasakladı. Böylece barışçı yollardan Filistin meselesine çözüm bulunması prensibini kabul etti.
15 Kasım 1988'de Filistin Millî Konseyinin Cezâyir'de yapılan 19. olağanüstü toplantısında ?Bağımsızlık Bildirisi? kabul edilerek ?Filistin Devleti? kuruldu. Devlet Başkanlığına da Yaser Arafat seçildi.
13 Eylül 1993'te Washington'da İsrâil Başbakanı İzak Rabin ile Yaser Arafat'ın yaptıkları anlaşmayla İsrâil ile Filistin Kurtuluş Örgütü birbirini resmen tanıdı. Anlaşmaya göre İsrâil Filistinlilere Gazze Şeridi ve Erîha'da özerklik sağlayacak ve antlaşmanın imzâlanmasından dört ay sonra da askerlerini bu bölgelerden çekecek. İmzâdan 9 ay sonra ise özerk toprakların yönetimini üstlenecek olan Filistin Konseyi seçilecek. İki yıl içinde İsrâil ve Filistin Kurtuluş Örgütü, Kudüs ve Batı Şeria'daki Mûsevîler ve Filistinli mültecîlerin durumunu görüşmek için masaya oturacaklardı. Bu anlaşmadan dört ay geçmesine rağmen İsrâil askerlerini Gazze Şeridi ve Erîha'dan geri çekmemiştir (Nisan-1994).