Rehber | Kategoriler | Konular

FINDIK (Coryllus avellana)

Alm. Haselnuss (f), Fr. Noisetier (f), İng. Hazel-tree. Familyası: Huşgiller (Betulaceae) Türkiye'de yetiştiği yerler: Doğu Karadeniz bölgesi (Ordu, Trabzon, Giresun); Zonguldak, Bolu.

Kuzey yarımkürenin ılıman bölgelerinde yetişen, çalımsı veya alçak boylu, tek evcikli, erkek ve dişi çiçek ayrı ağaçta, ayrı yerlerde olan bitkiler. Fındığın erkek çiçekleri tırtılsıdır. Dişi çiçekler ayrı ağaçta ve tomurcuk hâlinde küçüktür. Genel olarak çiçekler yapraklardan önce açarlar. Yaprakları yuvarlak, oval veya yürek biçiminde, tüylü, yaprak kenarları dişlidir. Dişi çiçeklerin çanak yapraklarından olgunlaşan fındıkların toplanması temmuz ve ağustos aylarındadır.

Fındık ağacı türlere bağlı olarak çalı formunda olduğu gibi, 15-20 m'ye kadar da boylanır. Kültür çeşitlerinin çoğu 3-4 m boyundadırlar. Bununla beraber bazı memleketlerdeki tek gövdeli ağaç şeklinde yetiştirilir. Fındık ağacının kökleri fazla derinlere gitmez. Kazık kök yoktur. Kışın yaprağını dökerler. Fındık çeşitlerinin çoğu kendine kısırdır. Yâni yabancı döllenme ile daha iyi verim alınır. Fındık bir yıl dinlenir, bir yıl meyve verir. Buna periyozite denir. Fındığın 15 kadar türü varsa da, meyvecilik bakımından önemli olan ve iktisâdî olarak kültürü yapılan türler C. avellana (Adi fındık)-C. colurna (Türk fındığı), ve C. maxima (Lambert fındığı) dır.Yabânî fındık türleri Kuzey Yarıkürenin ılıman iklim kuşağında Japonya'dan Kuzey Amerika'ya kadar görülmesine rağmen kültür fındıklarının ana vatanını Karadeniz kıyılarının doğu kısmı teşkil eder. Romalılar zamanında buradan alınarak diğer Akdeniz ülkelerinde yetiştirilmeye başlanmıştır.

Fındıklar, meyvelerin iriliklerine ve şekillerine göre isimlendirilir. Yurdumuzda yetiştirilen başlıca kültür çeşitleri; tombul fındık, sivri fındık, badem fındık, kan fındığı ve foşa fındığıdır.

Kabuklu fındık 1,5-2,5 cm uzunluğunda olup, iç verimi ortalama % 50 civârındadır. Fındık ağacı nemli, mutedil iklim bitkisidir. Yurdumuzda başlıca fındık yetiştirilen alanlar, 40-41 enlem ve 37-40 boylam dereceleri arasında bulunur. Bu sınırlar içerisinde ekolojik şartlar bakımından en elverişli alanlar Karadeniz kıyılarıdır. Bu kıyıda fındık zirâati vâdileri tâkiben kıyıdan içerlere doğru en çok 60 km kadar genişlediği gibi, kıyıdan 750 m yüksekliğe kadar da çıkar.

Fındık ağacı besin maddelerince zengin, tınlı humuslu topraklarda iyi gelişir ve bol ürün verir. Sıkı ağır topraklarla, kuru ve kireçli topraklardan hoşlanmaz.Taban suyu yüksek topraklarda daha iyi meyve vermez, verimi az olur. Fındık bölgelerimizde toprak yapısına ve yöreye bağlı olarak dönümden 20-125 kg fındık alınabilmektedir.Güneye bakan vâdilerde daha çok verim alınır.

Fındık ağacı, daha çok kök sürgünleriyle üretilir. Tepe daldırması yapraklarda bol sayıda köklü fışkın elde edilebilir. Fidan olarak kullanılacak kök sürgünleri 1-3 m arasında bulunmalıdır. Bu sürgünleri sökerken, bol köklü çıkarmağa gayret edilmelidir. Sökülenler hemen yerlerine dikilmeli, buna imkân yoksa hendeklenmelidir.Kök sürgünü alınırken verimi yüksek olan ocak dâimâ tercih edilmelidir.

Fındık, sonbaharda dikildiği gibi, ilkbaharda şubat, mart aylarında da dikilebilir. Sonbahar dikimi tercih edilmelidir. Fındık fidanları 4x4 m, en fazla 6x6 m ara ile dikilir.

Kullanıldığı yerler: İç fındığın bileşiminde ortalama olarak % 4'ü su, % 65,4'ü yağ, % 15,6 protein, % 2,6 selüloz, % 0,98 azotsuz ekstrak maddeler ve % 1,55 kül vardır.Yağ ve proteinler bakımından önemli bir besin maddesidir. Fındık, vitamin bakımından da iyi bir kaynaktır. En fazla Bvitamini bulunur. 100 gram iç fındıkta 0,54 mg B vitamini, ayrıca az miktarda A ve C vitaminleri de vardır. Külünde % 0,29 Ca, %35 P ve % 0,0041 Fe bulunur. Zengin bir besin maddesi olan fındığın 1000 gramı 725 kalori sağlar.

Fındık meyvesi, yemiş olarak büyük miktarda tüketildiği gibi, pastacılıkta, helvacılıkta, tatlıcılıkta ve özellikle çikolata endüstrisinde de geniş ölçüde kullanılır. Kabuğundan yakacak olarak istifade edilir. Fındıkyağı eczâcılıkta ve kokuculukta da kullanılır.

Üretimi: Fındık üretimi bakımından, dünyâda ilk sırayı almaktayız. Yalnız hektar başına verim çok düşüktür.İyi bir bakım, gübreleme ve zirâî mücâdele, budama vs. ile ortalama hektar başına 400-500 kg olan verimi, iki hattâ üç katına çıkarmak mümkündür. Diğer ülkeler bunu başarmış durumdadır. Böylece ihraç ürünlerimiz arasında ilk sıralarda yer alacak olan fındıktan sağlanacak döviz miktarı da artacaktır. Birçok yörelerimizin yegane gelir kaynağı olan fındığın üretimini artırma çabaları her geçen gün büyük önem kazanmaktadır.


Konular