Rehber | Kategoriler | Konular
PETROL iHRAç EDEN üLKELER TEşKiLaTI
Alm. OPEC, Fr. OPEC, İng. Organization of Petroleum Exporting Countries (OPEC). İngilizce ?Organization of Petroleum Exporting Countries? terkibinin baş harflerinden meydana gelen ?OPEC? diye meşhur olan Petrol İhraç Eden Ülkeler Teşkilâtı Eylül 1960'ta kuruldu. İlk olarak ham petrol fiyatlarındaki düşüşü durdurmak gâyesiyle Venezuela'nın teklifiyle kurulan teşkilâta Venezuela, İran, Irak, Suudi Arabistan ve Kuveyt katıldı. Daha sonra sırasıyla Katar, Libya, Endonezya, Abudabi, Birleşik Arap Emirlikleri, Cezâyir, Nijerya, Ekvador ve Gabon da katıldılar. OPEC'in başlangıçta Cenevre'de olan merkezi 1965'te Viyana'ya taşındı. Teşkilâtın tâkip edeceği politikalar üye ülkelerin temsilcilerinin katıldığı, yılda en az iki defâ toplanan konferanslarda tespit edilir. Kararlar oybirliğiyle alınır. Üye ülkeler tarafından tâyin edilen yönetim kurulunun başkanı konferanslar sırasında seçilir. Viyana'da bir idâre ve araştırma sekreterliği vardır.
Dünyâ petrol üretiminin denetimini elinde tutan ve dünyâ petrol üretiminin yaklaşık yarısını sağlayan OPEC ülkeleri ham petrol rezervlerinin üçte ikisine ve doğal gaz rezervlerinin de üçte birine sâhip bulunmaktadır. Bu sebeple dünyâ petrol piyasasında zaman zaman etkili olmaktadır. 1973 sonbaharında Viyana'da toplanan 35. konferansta alınan kararla petrol fiyatlarının yüzde 70 oranında arttırılmasıyla OPEC'in kararları dünyâ petrol piyasasında önemli rol oynamaya başladı. Teşkilât içinde ağırlığı elinde tutan Ortadoğu ülkeleri, birbirini tâkip eden fiyat artışlarını Ekim 1973 Arap-İsrâil Savaşında İsrâili destekleyen batılı devletlere karşı siyâsî silah olarak kullandılar. Bu maksatla petrol fiyatları Aralık 1973'te Tahran'da toplanan konferansta yüzde 130 oranında arttırıldı ve ABD ile Hollanda'ya petrol sevkiyâtı bir müddet için durduruldu. Daha sonraki senelerde yapılan fiyat artışları petrolün varil fiyatının 30 ABD dolarına yükselmesine sebep oldu. Bu fiyat artışları OPEC üyesi ülkelerin bütçe gelirlerinde büyük artışlar sağladı. Üye ülkeler bu gelirlerin bir kısmını kalkınma projelerine harcarken, önemli bir bölümüyle de sanâyileşmiş ülkelerde özellikle de ABD'de büyük yatırımlara giriştiler. ABD bankalarına yatırılan petrodolarların büyük bölümü bu bankalarca gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelere verilen borçların finansmanında kullanıldı. Ayrıca Avrupa para piyasasına bir miktar para aktarılarak gelişmekte olan ülkelere yardım gâyesiyle OPEC Milletlerarası Kalkınma Fonu kuruldu.
OPEC'in 1980'den îtibâren dünyâ petrol fiyatları üzerindeki etkisi azalmaya başladı. Batılı sanâyileşmiş ülkeler başta kömür ve nükleer enerji olmak üzere farklı enerji kaynaklarına yöneldiler. Kendi ülkelerinde petrol arama ve çıkarma çalışmalarına ağırlık verdiler. Petrol ihtiyaçlarını da Meksika, SSCB gibi OPEC dışındaki petrol ihracatçısı ülkelerden karşılamaya başladılar. Enerji talebini kısmaya yönelik tasarruf politikaları uyguladılar. Bu çabaların neticesinde Batılı ülkelerin OPEC ülkelerinde üretilen petrole olan bağımlılığı azaldı ve OPEC 1982'de petrol fiyatlarını düşürmek ve üretimi kısmak zorunda kaldı. Batılı ülkelerin petrol talebinin azalması, teşkilâtın iç çekişmeler ve 1980'de başlayan İran-Irak savaşı sebebiyle zâten zayıflamış olan iç bütünlüğünü daha da sarstı. Suudi Arabistan teşkilât içindeki etkisi bugün büyük ölçüde azalmış olmakla birlikte OPEC'in en fazla petrol rezervine sâhip üyesi olarak uzun yıllar petrol fiyatlarının tespitinde belirleyici rol oynamıştır.