Rehber | Kategoriler | Konular
KEDi (Felis)
Alm. Katze (f), Fr. Chat (m), chatte (f), İng. Cat. Familyası: Kedigiller (Felidae). Yaşadığı yerler: Madagaskar hâriç, Eski ve Yeni Dünyâ kıtalarında evcil ve yabânî olarak. Özellikleri: Etçil bir memeli. Ön ayakları beş, arka ayakları dört parmaklıdır. Pençelerini içeri çekebilme özelliğine sâhiptir. Sıçrayıcı, tırmanıcı ve yüzücüdür. Ömrü: 20-22 yıl. Çeşitleri: Avrupa yaban kedisi (Felis silvetris), Afrika yaban kedisi (Felis chaus), Manx kedisi, Pers kedisi, Van kedisi, Siyam kedisi en meşhurlarıdır.
Kedigiller familyasından, evcil ve yabânileri olan etçil bir memeli. İlk defâ Mısırlılar tarafından evcilleştirildiği sanılmaktadır. Çok yaygın olan kısa tüylü ev kedisi (Felis catus) büyük bir ihtimalle Asyalı step yaban kedisi ile Avrupalı orman yaban kedisi karışımı olan Afrika kedisinin bir soyudur. Hindistan ev kedilerinin çoğunun Asyalı step kedisinin saf soyu olduğu sanılmaktadır. Otuzun üzerinde evcil kedi soyu vardır.
Kediler hoş görünüşlü, yuvarlak başlı, sivri kulaklı, uzun bıyıklı hayvanlardır. Bıyıklarının dipleri sinirlere bağlıdır. Dokunma duyusu görevi yaparlar. Ön ayakları beş, arka ayakları dört parmaklı olup, kancalı tırnaklarını içeri çekebilirler. Tırnaklarını ağaçlara sürterek bilerler. Hassas işitme ve görme duyuları vardır. İnsan kulağının duyamadığı yüksek frekanslı ses titreşimlerini kaydederek çok hafif sesleri duyarlar. Genellikle gece avlanırlar. Avcılıkta en büyük özellikleri sabır, temkin ve sürattir. Fâre avında yalnız kulak duyuları yardımı ile avlanırlar. Gözleri en ufak ışıktan bile yararlanabilecek özelliktedir. Tam karanlıkta kediler de göremez. Işığa karşı son derece hassas olan gözleri güçlü ışığı kıran bir iris diyaframı sâyesinde korunurlar. Aşırı ışıkta göz bebekleri ince dikey bir çizgi hâlini alır. Karanlıkta bu diyafram (perde) iyice açılarak göz bebekleri yuvarlaklaşır ve böylece en zayıf ışığı bile algılar. Gece avlanan diğer hayvanların gözlerinde olduğu gibi kedilerin gözlerinde de, ağ tabakasının gerisindeki ?tapetelum? denen bir hücre tabakası bulunur. Bu kısım kedi gözünün gece parlamasını sağlar.
Kedilerin beyninde renkli görmeyi sağlayan özel sinir hücreleri bulunmadığı için çevreyi siyah-beyaz gördükleri zannediliyordu. Ancak son deneyler, kedilerin beyinlerinin diğer bölümleri ile belirli bir düzeyde renk ayrımı yapabildiklerini gösterdi.
Çok uzaklara götürülüp bırakılan bir kedinin tekrar eski yerine dönebilme özelliği tam mânâsıyla açıklanamamıştır. İyi tırmanır, sıçrar ve gerektiğinde yüzer. Balık avlayan kediler de vardır. Yüksek yerlerden düşerken ters dönerek dört ayağı üzerine gelme refleksi çok güçlüdür. Bâzan yaralandığı da olur. Son derece temizliğe riâyet eder, pisliğini örterek gizler.
Yaban kedileri dağlık veya ormanlık bölgelerde yaşar. Yuvalarını kayalar arasında, ağaç gövdesi oyuklarında veya çalılıklar arasında yaparlar. Gece avlanırlar. Kuş ve kemirgenlerle beslenirler. Asya ve Avrupa ormanlarında yaşayan ?Avrupa yaban kedisi? oldukça vahşî ve güçlüdür. Uzunluğu kuyruğu ile berâber 45-90 cm, ağırlığı 6-8 kg kadardır. Rengi boz, kalın postu çizgili ve kulakları geniştir. Kuyruğu süpürgemsi ve siyah halkalıdır. Ağaçların üzerine tırmanarak kuş yavrularını yuvalarından, tavşan ve dağ keçisi gibi bâzı hayvanların yavrularını kapar. Türkiye'de bol miktarda bulunur. Yılda bir defâ 3-5 yavru yapar. Yalnız kalmış evcil kedilerin yabânîleşerek vahşî renklere büründüğü ve boylarının arttığı görülmüştür.
Kedi sevildiğinde kendine has bir şekilde mırıldar. Pençe altları yastıklı olduğundan avına sessizce yaklaşarak üzerine sıçrar. Erginleşme devreleri çeşitli ırklarda 4-10 ay arasında değişir. 22 yıl kadar yaşarlar. Çiftleşmeleri genellikle aralık sonundan mart sonuna kadar sürer. Bu esnâda sesleri ile bütün bir mahalleyi rahatsız ederler.
Hâmilelik süreleri 56-68 gün arasında değişir. evciller yılda iki defâ çiftleşir. Her defâsında 4-6 yavru yaparlar. Doğan yavrular kör, sağır ve hemen hemen çıplaktır. Dokuzuncu gün gözleri açılır. İki ay kadar sütle beslenirler. 10 ayda erginleşirler. Erkek kedilerin zaman zaman yavruları kaçırıp, yedikleri olur. Sırasına göre bâzan kedi de yırtıcıdır.
Eski Mısırlılarda kedi kutsal sayılır, öldüğünde mumyalanarak özel mezarlıklara gömülürdü. Amerikalılar kedi ırklarını çaprazlayarak yeni ırklar elde etmeyi, bir çeşit spor hâline getirdiler. Günümüzde Alman evlerinde 3,5 milyon, Amerika'da 18 milyon, İngiltere'de ise 6 milyon kedi beslenmektedir. Ortaçağda Avrupa'da büyük kedi katliamları yapıldı. Papazlar kedileri, cadıların ortağı ve şeytanın sığınağı îlân ettiler. Binlerce kedinin derileri yüzülerek diri diri yakıldı. Rönesanstan sonra Avrupa'da tekrar kedi sevgisi yerleşmeye başladı.
Bugün birçok evcil kedi ırkı beslenmektedir. Bir gözü sarı, diğeri mâvi olan beyaz tüylü Ankara kedisi, Pers kedisi, Manx Adasının kuyruksuz Manx kedisi, ipek gibi uzun tüylü İran veya öbür adıyla Van kedisi, Habeşistan kedisi en çok bilinenleridir. Ankara ve Pers kedisinin Pallas kedi soyundan olduğu sanılmaktadır. Bu kedi soyu gayet güçlü ve uzun tüylüdür. Sibirya, Tibet ve Moğolistan'da yabâni olarak yaşar. Siyam kedisi kısa tüylü ve mâvi gözlüdür. Gençken bembeyazdır. Olgunlaştıkça sarımtrak kahverengi bir renge bürünür. Yüzü, kulakları ayakları ve kuyruğu koyu kahverengi olur.