Rehber | Kategoriler | Konular
MONTESQUIEU, Baron de
Fransız, yazar ve düşünürü. 18 Ocak 1689'da Château de Brède'de doğdu. Asıl adı Charles de Secondat olan Montesquieu, hukuk öğrenimi yaptı. 1716'da ölen amcasının servetini, Montesquieu Baronu ünvanını ve Bordeaux Parlament'indeki Başkan Yardımcılığını devraldı. Araştırmalarını bilimsel açıdan yapan Montesquieu 1721'de Fars Mektupları mânâsına gelen Lettres Persanes adlı eserini kaleme aldı. 1728-1731 yılları arasında bir Avrupa gezisi yaptı ve intibalarının ışığında kânunları inceleyen geniş bir araştırmaya başladı. Neticesinde Romalıların Hıristiyanlık dînini nasıl siyâsete âlet ederek kullandıklarını yazıları ile anlattı. 1719'da dünyâ târihiyle ilgilendi. Descartes ve Newton ile tanışarak siyâsî ve ilmî konuları birlikte yürüttü.
Zamânının idarî ve siyâsî sistemine karşı olan Montesquieu, eserlerinde sık sık tenkitler ve yorumlar yapmıştır. Fars Mektupları adlı eserinde iki İranlının ağzından Fransız idârî sistemini, mutlâkiyet idâresini ve Fransız toplumunu eleştirdi. Ayrıca yorumlar da yapan Montesquieu asıl ününü Kânunların Rûhu adını taşıyan Esprit des Lois adlı kitabıyla yapmıştır. Bu eserinde modern bir anlayış ve demokratik bir görüşle kânunları incelemiştir. Mutlâkiyet sistemine karşı olan Montesquieu, kendisine İngiliz idârî sistemini örnek almıştır. Kânunların; toplumların örf ve âdetleri, dîni, tabiatı, maddî-mânevî değerleriyle dengeli yapılması gerektiğini savunan Montesquieu, ayrıca kuvvetlerin ayrılması gerektiğini belirtmiştir. Buna göre yasama, yürütme, yargı kuvvetleri birbirlerinden ayrılmalıdır. Kânunların Rûhu adlı eser, bir bakıma liberal anayasaların hazırlanmasında mühim rol oynamıştır. Bu kitabı yayınlandığında çok büyük başarı sağladı ve Cizvitlerle Janseniusçuların şimşeklerini üstüne çekti. Kilise tarafından okunmaması gereken yasak kitaplar listesine alındı(1751).
Bütün eserlerinde akıcı, fakat dolaylı bir üslup kullanan Montesquieu, birçok bakımdan günümüz fikir ve anlayışlarıyle uyuşan eserler vermiş, modern Avrupa hukukunun babası sayılmıştır. Liberalizmin savunacağı temel hürriyetleri târif etmiştir.