Rehber | Kategoriler | Konular

TEşRiFaTçILIK

Osmanlı Devletinde çeşitli merâsimler esnâsında, protokol işlerinin görülmesi. Teşrifât, resmî günlerde devlet rical ve memurlarının bulunacakları sıra ve sınıflar demektir. Arapça teşrifin çoğuludur. Günümüzde protokol olarak kullanılmaktadır. Bu işi yapana, teşrifâtçı, teşrifâti veya teşrifâtî-i dîvân-ı hümâyûn denirdi.

Teşrifâtçılığı ilk önce Kânûnî Sultan Süleyman Han kurmuştur. Teşrifâtçı, Dîvân-ı hümâyûna bağlı olup, burada yapılan merâsimlerin protokol kurallarına göre icrâ edilmesini sağlardı. Resmî gün ve merâsimlere katılacak olan dâvetlilere, teşrifât dâiresince dâvet tezkiresi yazılırdı. Merâsimin hangi gün ve saatte olacağını gösteren teşrifât defterleri vardı. Başta pâdişâh ve sadrâzam olmak üzere diğer devlet erkânının ayrı ayrı teşrifat defterleri bulunurdu.

Pâdişâhın cülusu, bayram tebrikleri, donanmanın denize inmesi, Mısır hazînesinin gelmesi, tâyin olanlara hil'at giydirilmesi vs. gibi merâsimlerden teşrifâtçı sorumluydu.

Teşrifâtçının emrinde bir teşrifât kalemi olup, kendisi bu kalemin şefiydi. Bu kalemde sırasıyla, teşrifât kesedârı, teşrifât halîfesi, kaftancıbaşı ve teşrifât kesedârı yamağı bulunurdu. Teşrifât halîfesi ve kesedârı, teşrifâtçının muâvinlerinden olup, merâsimlerin bütün sicillerini korumakla görevliydiler. Kaftancıbaşıysa, pâdişâh veya sadrâzamın huzurlarına kabul ettiklerine giydirecekleri hil'atleri muhâfaza ederdi.

Sultan Üçüncü Ahmed Han zamânında Dîvân-ı hümâyûndan paşa kapısına nakledilen teşrifâtçılık eski önemini burada da muhâfaza etmiştir. Bundan dolayı teşrifâtçı üzeri menekşe ipek kumaşla dikili üst kürkü giyerdi. Halbuki bu kürkü sadrâzamın maiyeti olan amedci ve kethüdâ beyin maiyeti dahi giyemezlerdi.


Konular