Rehber | Kategoriler | Konular

KEFaLET

Alm. Bürgschaft, Sicherheitsleistung (f), Fr. Caution, garantie (f), İng. Guarantee, guaranty, security. Borçlunun, borcunu ödemeyi bir başkasını alacaklıya karşı taahhüt etmesi. Kefâlet herhangi bir sözleşme ile borçlunun yüklendiği bir borcun ödenmesini, alacaklıya karşı yazılı sözleşme yaparak, borçlu ve alacaklı dışında, üçüncü bir şahsın üzerine almasıdır. Kefâlet sözleşmesinin hükümleri Boçlar Kânunu'nun 483-503'üncü maddelerinde düzenlenmiştir. Borcu ödemeyi taahhüt edene ?kefil? denir.

Borçlar Kânunu'na göre kefâlet sözleşmesinde, kefâlet edilen borç miktârının belli olması ve kefilin yazılı bir beyânı bulunması şarttır. İki çeşit kefâlet sözleşmesi vardır. Âdî kefâlet ve müteselsil kefâlet.

Âdî kefâlette borcun, asıl borçlulardan tahsil edilememesi veya rehin ve ipotek olup da bunun borca yetmemesi hâlinde borç, kefilden istenir. Müteselsil kefalette ise, alacaklı, alacağının tahsili için asıl borçluya gitmeden, ipoteğin paraya çevrilmesini istemeden, kefilden borcu ödemesini isteyebilir.

Kefil, bir veya birden fazla kişi olabilir. Birden fazla olursa, buna ?birlikte kefâlet? denir. Kefile kefil olmak da mümkündür. Kefile kefil, alacaklıya karşı kefilin taahhüdünü temin eden âdî kefilin borçlu ile beraber olan mesuliyeti derecesindedir.

Kefâlet sözleşmesi, asıl borcun ödenmesi, takası, ibrâsı gibi bir sebeple sakıt olması, ortadan kalkması ile son bulur ve kefil de kefâletten kurtulur. Kefil, kefâlet sözleşmesi gereğince, borçtan ödediği kadarını asıl borçludan isteme hakkına sahiptir. Yalnız alacaklıya yaptığı ödemelerini, asıl borçluya vaktinde bildirmesi lâzımdır.

İslâm hukukunda kefâlet hükümleri, Mecelle'nin 659-672'nci maddelerinde düzenlenmiştir. Kefil olmak, birisinden belli bir veya birkaç kimsenin istedikleri bir şeyi, başkasının kendisinin de ödeyeceğine söz vermesi demektir. Ödenecek şey, belli ve hazır olan mal ile veya henüz hazır olmayan bir mal olabildiği gibi, insanın teslim edilmesi de olur. Alacaklının belli kimse olması şarttır. Borç senetleri, bonolar yazılırken, sonraki alacaklılar belli olmadıkları için, kefâlet senedi olamazlar. Son alacaklı, bonoyu yazandan ve ciro (devir) edenlerden bir şey isteyemez. Rehin, vedia, âriyet ve kiraya verilen gibi mallar telef olunca ödenmelerine kefil olunmaz.

Alacaklı isterse borçludan, isterse kefilden hakkını alabilir. Kefil, müteselsilen borçludur. Şartlı veya şartsız kefil olunabilir. Kefâletin geçerli olabilmesi için, kefilin teklif etmesi ve alacaklının veya vekilinin, bunun yanında kabul etmesi lâzımdır.

Kefile kefil olmak da geçerlidir. Alacaklı, borcu üçünden de isteyebilir. Bir borçluya birkaç kişinin müstakilen veya müştereken kefil olmaları da geçerlidir.

Kefil borçludan rehin isteyebilir. Alacaklı, borçlusunu affetmesi, borcu ona hediye etmesi ve sadaka vermesi hâlinde kefil de borçtan kurtulur. Kefil borcu birine havâle etse, alacaklı da bunu kabul etse, kefil de, alacaklı da ödemekten kurtulurlar, borcu havâle edilen öder.


Konular