Rehber | Kategoriler | Konular

BAC

Bir çeşit vergi. Farsça baj kelimesinin Arapça ve Türkçe'de aldığı şekil olup, Gazneli, Selçuklu, İlhanlı, Akkoyunlu ve Osmanlılarda vergi manasında kullanılmıştır. Bu vergi; pazarlarda, panayırlarda alınıp satılan hayvandan, her cins maldan, ithal edilen ve Osmanlı topraklarından transit olarak geçirilen mallardan alınırdı.

Önceleri bağlı oldukları hükümdara vermeleri gereken para ve armağanlara ?baj? denilmekteydi. On üçüncü yüzyılda tekalif-i örfiye nevinden (devletin daimi ve fevkalade giderleri için divanın kararı ile toplanan vergiler) bir vergi oldu. Bac, Osmanlılarda ilk defa Osman Gazi'nin pazara getirilen her yük için iki akçe almalarını emretmesi ile başlamıştır. Bu zamanda bac, yalnız satıcıdan alınan bir vergiydi. Fatih Kanunnamesi'nde ise, alım-satım vergisi olarak kullanılmıştır. Kanunname'de yabancı memleketlerden getirilen mallardan alınacak bac miktarı umumiyetle % 20 olarak tesbit edilmiştir.

Bac, Osmanlılarda, alındıkları şeye ve şekle göre değişik isimler almıştır. Buna göre pazar ve panayırlarda satılan koyun ve keçilerden ?bac-ı ağnam?; şehirde alınıp satılan her çeşit maldan, dokunan kumaş ve kesilen hayvanlardan ?bac-ı tamga?; yurt dışından gelip, transit olarak memleketten geçen veya memlekette kalmak üzere gelen mallardan ?bac-ı büzürk? ; pazar ve panayırlarda satılan her türlü hayvandan ?bac-ı kırtıl? ve ülke dışına çıkarılan mallardan ?bac-ı niyabet? adı ile vergiler alınmıştır.


Konular